Hamile Olduğunuzu Nasıl Anlarsınız?
Acaba hamile miyim?
Adetiniz gecikti, hamile olup olmadığınızı merak ediyorsunuz. Henüz test yapmadınız ancak bazı belirtiler hissediyorsunuz ve bunların hamilelik belirtileri olup olmadığını merak ediyorsunuz… Acaba hamile misiniz?
Aşağıdaki belirtilerden bir ya da birkaçını yaşıyorsanız ve adetiniz geciktiyse hamile olma olasılığınız yüksek. Emin olmak için hemen eczaneden bir test alın. Sonucun negatif çıkması durumunda testi birkaç gün sonra tekrarlayın. Sonucun pozitif çıkması durumunda ise doktorunuzdan randevunuzu alın ve Hafta Hafta Hamilelik bölümümüze geçin.
1. ADETİN GECİKMESİ
Hamileliğin en önemli belirtisi adet gününüzün geçmesidir. Adet gününüz geçtiği halde adet görmüyorsanız, evde yapılabilen hamilelik testleri gerçekten hamile olup olmadığınızı anlamanıza yardımcı olacaktır. Bu testler hCG (human chorionic gonadotropin) adı verilen bir hormonun düzeyini ölçer. Hamilelerde bu hormon bol miktarda salgılanır ve idrarda da bulunur.
Adet neden gecikir?
Adet gecikmesi çeşitli nedenlere bağlı olabilir. Bunlardan bazıları:
Hamilelik
Adet gecikmesinin en yaygın nedeni hamileliktir.
Emzirme
Emzirirken adet görmeyebilirsiniz. Ancak bu dönemde regl olmasanız dahi hamile kalabileceğinizi unutmamalısınız.
Hastalıklar
Bazı hastalıklarda adet görülmeyebilir ve hastalık iyileştikten sonra yeniden adet görmeye başlanır. Adetinizin gecikmesine neden olabilen bir hastalığınız varsa, doktorunuza danışınız.
Aşırı egzersiz
Aşırı derecede egzersiz yapan kadınlarda mensturasyon kesintileri görülebilir. Genellikle egzersiz düzeyinin azaltılması normal adet döngüsünün başlamasına yardımcı olur. Ayrıca aşırı egzersiz ya da kötü beslenme alışkanlıklarıyla bağlantılı düşük kilp da adet döngüsünde kesintilere neden olabilir.
Doğum kontrol hapları
Doğum kontrol hapları bazı kadınlarda adet periyodunda aksamalara neden olabilir. Doğum kontrol hapını kestikten sonra dahi, üç ile altı ay boyunca adet düzensizlikleri yaşayabilirsiniz.
Menopoz
Kadınlar menopoza yaklaşırken adet döngüsü de giderek düzensizleşir ve sonunda tamamen biter.
2. İMPLANTASYON (YERLEŞME) KANAMASI
İmplantasyon kanamaları beklenen adet tarihi ile hemen hemen aynı günlerde gerçekleştiğinden adet görmeyle karıştırılabilmektedir. Fallop tüpü içerisinde karşılan sperm ve yumurta birleşerek çoğalmaya ve endometrium (rahim iç tabakası) içine doğru hızla ilerlemeye başlar. Çeşitli aşamalardan geçerek blastosist aşamasına gelen bebek rahim duvarı içerisinde en uygun gördüğü yere yerleşir ve çoğalmaya devam eder. Blastosistin rahim duvarına yerleşirken kılcal damarlara denk gelmesi implantasyon kanamasına neden olur. Genellikle açık pembe veya kahverengi olur ve ne kadar devam edeceği kadından kadına farklılık gösterir.
Bazı kadınlar implantasyon kanamasını hamilelik lekelenmesi olarak adlandırsalar da bu ikisi aynı şey değildir. Hamileliğin başlarında lekelenmeler çeşitli nedenlerden dolayı olabilir ve her kanama mutlaka implantasyon kanaması değildir.
3. MİDE BULANTILARI
Herkes hamilelikte yaşanan mide bulantılarından bahsetse de, aslında kadınların yalnızca yarısını etkileyen bir durumdur. Sıklıkla hamileliğin ilk işaretlerinden biridir ancak mide bulantıları döllenmeden yaklaşık bir ay sonra görülmeye başlanır. Bazı kadınlar gün boyu mide bulantısı çekerken bazıları yalnızca geceleri mide bulantıları yaşarlar. Tipik olarak mide bulantıları hormon düzeylerinin en yüksek olduğu 8-10. haftalarda tepe noktasına ulaşır ve ikinci trimester başlarında kaybolmaya başlar. Hiperemesis gravidarum adı verilen nadir bir durumda kontrol altına alınamayan bulantı ve kusmalar su kaybı ve asidoza neden olur. Tedavi için mutlaka doktora başvurulması gereklidir.
4. GÖĞÜSLERDE HASSASİYET
Adet dönemlerinde sıkça görüldüğü gibi, hamilelikte de göğüsler aşırı derecede hassaslaşır. Bunun nedeni hamilelikle birlikte artan hormonlardır. Bu hormonlar adet görürken de daha düşük düzeylerde yükselir. Tipik olarak bu durum ilk trimesterden sonra önemli ölçüde hafifler ve ikinci trimesterden sonra kaybolur.
5. BAŞ AĞRILARI
Bedeninizdeki değişiklikler nedeniyle baş ağrıları da hamileliğin yaygın görülen belirtilerinden biridir. Ancak baş ağrılarının başka pek çok nedeni de olabilmektedir. Yeni ve farklı tarzdaki baş ağrıları mutlaka doktor tarafından değerlendirilmelidir.
6. ŞİŞKİNLİK
Şişkinlik hem hamilelikte, hem de adetinizin başlamasından önce görülür. Hamilelikle birlikte hemen görülebileceği gibi, birkaç hafta geçtikten sonra da yaşanabilir.
7. VAJİNAL AKINTI
Kaşıntılı vajinal akıntılar enfeksiyon veya cinsel yoldan bulaşan hastalıkların belirtisi olabilir. Ancak hamilelik sırasında kaşıntı ya da yanmanın eşlik etmediği akıntılar görülebilir. Bunun nedeni gelişmekte olan bebeği enfeksiyonlardan ve diğer zararlı etmenlerden korumak üzere rahim ağzını tıkayacak olan mukus tıkacın (nişan) oluşmakta olmasıdır.
8. YORGUNLUK
Hormonlarınızdaki değişiklikler ve özellikle de progesteron düzeyinin artması kendinizi yorgun ve bitkin hissetmenize neden olabilir. Ayrıca bedeninizin hamileliği sürdürmek ve bebeği beslemek için ekstra çaba harcaması da yorgunluğunuzu artırabilir.
9. KANAMA VEYA LEKELENMELER
Bazı kadınlarda hafif bir kırmızı, pembe yeya kırmızımsı kahverengi lekelenme görülebilir. Bu normal bir işarettir ve döllenmeden yaklaşık altı gün sonra döllenmiş yumurtanın rahim duvarına tutunmakta olduğunu gösterir. Ancak hamilelik kanaması ya da lekelenmesi ile birlikte ağrı hissedilmesi dış gebelik belirtisi olabileceğinden derhal doktora başvurulması gereklidir.
10. KOKU VE YİYECEKLERE KARŞI HASSASİYET
Eskiden hoşunuza giden kokulardan rahatsız olmanız veya bazı yiyecekleri görmeye dahi tahammül edememeniz söz konusu olabilir. Her ikisinin de östrojen düzeyinin hızla artmasından kaynaklanan bir yan etki olabileceği düşünülmektedir ve bu durum tüm hamilelik boyunca zaman zaman yaşanabilmektedir.
11. SIK İDRARA ÇIKMA
Hamilelikle birlikte bedeninizdeki kan ve diğer sıvı düzeyleri yükselir ve böbreklerinizde daha fazla sıvının süzülerek mesanenize ulaşmasına neden olur. Bunun sonucunda da eskiye nazaran çok daha sık bir şekilde tuvalete gittiğinizi fark edebilirsiniz. Bu durum hamileliğin altıncı haftasından itibaren görülmeye başlanabilir ve hamilelik boyunca, zaman zaman daha da şiddetlenerek devam eder.
Kaynak: aile.org